Nisan 16, 2012

YARDIMLAŞMA

YARDIMLAŞMA
                Sevgili müminler !
                Bir toplumun huzurlu olması,sosyal patlamlardan kurtulabilmesi;birlik ruhunun canlı tutulabilmesi için,fertler arasında kaynaşmanın sağlanması çok çok önemlidir.İslam dini,ekonomik yönden farklı gelir gruplarından olan sınıfların arasını kapatmak gayesiyle,her hususta yardımlaşmayı tavsiye buyurmuştur.
                Kuran-ı Kerimde bütün insanlara Allah şöyle buyurmaktadır:”…Allah’ın sevgisine ulaştıracak iyi, güzel, doğru olan işlerde,fenalıklardan sakınmakta birbirinizle yardımlaşın.Günah işlemek ve aşırılığa gitmekte birbirinizle yardımlaşmayın.Allah’tan sakının.Allah’ın cezası şiddetlidir.”[1]
                Bu ilahi emir;zenginlerle-fakirler,bilginlerle-cahiller,güçlülerle-acizler,gençlerle-ihtiyarlar gibi,maddi ve manevi yönden yardımlaşmaları mümkün olan bütün müminleri içermektedir.Peygamberimizin veciz ifadesiyle;”Birbirlerini sevmede,birbirlerine acımada,başkalarını korumada bir vucudun organları gibi.”[2]olması gereken müminlerin,mükellef kılındıkları yardımlaşma anlayışının ölçüsü,ne olacaktır ? Bilindiği gibi islam dini hayatın “Bir yardımlaşma”olduğunu,müminlerin de birbirlerinin kardeşi olduğunu bildirmektedir.Hayatın “Bir mücadele olduğu”düşüncesi ise,şiddetle reddolunmaktadır.Birilerinin yaşaması için bir diğerinin yok olması inançını ise,bir zulum olarak belirtmektedir.Öyleyse yardımlaşmada  ölçü ne olmalıdır ?
                Peygamberimiz bir hadisi şeriflerinde,bu hususu şöyle açıklamaktadırlar:”Sizden biriniz,kendi nefsi için istediğini mümin kardeşi için de istemedikçe,gerçek mümin olamaz.”[3]
                Kendimiz için istediğimizi,diğer müminler içinde istemek,  yardımlaşmamızın ölçüsüdür.Bu güzel ölçü,dünya tarihinde benzeri görülmeyen birlik ruhunun temelini oluşturmaktadır.İslam bunun da ötesinde i’sar (ihtiyacı olduğu halde kardeşini kendi nefsine tercih)anlayışıyla,bu fikri zirveleştirmiştir. Kuran asrı saadet müslümanlarını ve gerçek müminlerin bu yönünü şu övgüyle anlatmaktadır:”Kendileri zaruret içinde olmalarına rağmen başkalarını kendilerine tercih ederler .”               [4]               Bu kutsal ölçü ,toplumda yaygınlaştığında,fertler arasında,yalan,iftira,haset,nefret,tecavüz,dolandırıcılık ihtikar ve sahtekarlıktan hiç bir eser görülür mü?İnsan insanı sömürür mü ? İnsan insana hükmetmeye çalışır mı?Servet düşmanlığı hiç görülür mü ? İşçiyle işveren arasında zıtlaşma grev lokavt gibi iş barışını tehdit eden unsurlar hiç belirir mi? Kan davalarından,hırsızlıktan,yaralama gibi adi suçlardan eser kalır mı ?
                Sevgili kardeşlerim !
                Günümüz insanı birbirleriyle kaynaşmaktan daha çok,gün be gün ayrışmaktadırlar.Peygamber (a.s)’ın hicret sonrasında müminleri kardeş olarak eşleştirmesiyle beraber,muhacirlerle-ensar arasında yaşanan fazilet yarışı,bizler için en güzel sosyal kaynaşma modeli olabilir.Kardeşlerine evlerini açma,ticaret yapmak için imkan sağlama,bağ ve bahçelerinde ziraat yaptırma,gibi her sahada yardımlaşma duygusuna bizler nekadar muhtacız !
                Kainatta,insanların da ötesinde hemen hemen her canlı ve cansız varlıkta yardımlaşma duygusu görülmektedir.Avlanan bir avdan, en vahşi hayvandan kuşlara kadar herkes nasibini alabilmektedir.Kuruyan bitkilerin imdadına bulutlar koşmaktadır.Tozlanma döneminde bitkilerin verimli olmasına,rüzgar yardım etmektedir.Bitkilerin ihtiyacı olan gerekli her mineralleri toprak vermektedir.Güneş ücretsiz olarak bütün varlıkların ısınma ve aydınlanmasına yardımcı olmaktadır.Maddenin en küçük parçası olan atomda dahi,proton-elektronla dengeyi sağlamaktadır.Daha nice örnekleri çoğaltmak mümkündür.
                Değerli kardeşlerim !
                Taşlar bir araya gelip yardımlaşarak devasa sanat eserlerini meydana getirmektedir.Tek başlarına hiç bir mana ifade etmezlerken ,beraber olunca güzelim oluşumlar ortaya çıkmaktadır.Bizler binlerce birlikle yek vucut olan insanlar olarak,sadece dünyayla değil ölüm sonrasında da sevdiğimiz insanlarla beraber olacağımız düşüncesiyle yardımlaşmalıyız.Köstek değil birbirimize destek olmalıyız.Kardeşlerimizin başarısı,bizim de başarımız olduğunu unutmayalım.Her yeni oluşumda bizim de tuzumuzun olması,Allah’ın rızasını kazanmamıza vesile olacaktır.  Sözlerimi Allah’ın konuyla ilgili buyruklarıyla bitiriyorum:
                “Rabbinizin mağfiretine ve Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için hazırlanmış –genişliği gökler ve yer kadar olan- cennete koşuşun.Ki;onlar bollukta ve darlıkta sarfederler.Öfkelerini yenip insanların kusurlarını örterler.”[5] (İnsanlara maddi yardımlar yaparak) Allah’a güzel bir borç verirseniz.Allah onu sizler için kat kat arttırır ve sizi bağışlar.Allah,az hayra çok mükafat verendir.O ceza vermek için de acele etmeyendir.[6]

                Ne mutlu biz düşüncesiyle insanlara yardım edebilenlere !



[1] Kuran;Maide,5/2
[2] Mişkatü’l-Mesabih,ha.no:4958
[3] Tac;1/26
[4] Kuran,Haşr 59/9
[5] Kuran,Ali İmran 3/133-134
[6] Kuran,Teğabün 64/17