AMELLERDEKİ İHLAS
Muhterem Müslümanlar!
İnsanların yaptığı
işlerde belirli bir plan olması, başarının temel
şartlarındandır.Kuralsız,plansız yapılan her iş ve fikir
tutarsızlıkla itham olunup değer verilmeyecektir.
Kişinin Allah’a
karşı görevlerini yapmasının bir göstergesi de
ibadetleridir.İbadetler bizim yaratılış gayemizdir.Böylesine
önemli olan amellerimizin kabul olması,kurallarına uygun olarak,
sadece Allah rızası gözetilerek yapılmasına bağlıdır.Konuyla
ilgili Yüce Allah şöyle buyururlar: “Temizlenmek için malını
hayra veren Allah’a karşı gelmekten en çok sakınan kimse
ateşten uzak tutulur.O hiç kimseye karşılık bekleyerek iyilik
yapmaz;(Yaptığı iyiliği) ancak Yüce Rabbi’nin rızasını
istediği için yapar.Elbette kendisi de hoşnut olacaktır.”1
İbadet yaparken ihlas olmayınca,dünyevi birtakım çıkarlar
gözetilerek yapılınca, Allah ona değer vermeyecektir.Nitekim
Peygamberimiz (a.s): “Şüphesiz Allah kendi rızası gözetilerek
yapılan amellerden başkasını kabul etmez.”2
buyurarak bu hususa vurgu yapmışlardır.Yaşadıkları dönemde
ümmetlerine ve gelecek bütün insanlara örnek olan peygamberler de
aynı hususu irdelemişlerdir.Onlar bütün işlerini ihlasla
yaparak,hiçbir çıkar ve beklenti içerisinde olmamışlardır.Bu
konuda ortak sözleri “Buna karşılık sizden hiçbir ücret
istemiyorum.Benim mükafatımı verecek olan ancak, alemlerin Rabbi
Allah’tır.”3
Değerli Kardeşlerim!
Niyet,insanın söz
ve fiillerini ibadete çeviren güzel bir duygudur.İhlası olmayan,
şekil şartlarına uygun olarak yapılan ibadet ise kişiye bir
yarar sağlamayacaktır.Bu yüzdendir ki İslam dini niyete büyük
önem vermiş,Rasulullah (a.s)’de “Ameller niyetlere göredir.”4
buyurmuşlardır.
Kuran-ı Kerim’de
“Yazıklar olsun” ifadesi birkaç yerde kullanılmış ve
muhatapları Yüce Allah böylece kınamıştır.Bu ifadenin
kullanıldığı yerlerden biri de,şekil yönünden doğru fakat
yapılış gayesi gösteriş olan namaz ibadetidir.Böylesine namazın
ihlası olmadığı bir gerçektir.Nitekim Yüce Allah “Yazıklar
olsun o namaz kılanlara ki, onlar namazlarını ciddiye
almazlar.Onlar namazlarıyla gösteriş yaparlar.”5
ifadeleriyle böylesine kişileri ağır ifadelerle uyarmışlardır.
Sevgili Müminler!
İhlasın zıddı
gösteriştir.Gösteriş ise insanın ibadetlerini boşa çıkaran
manevi bir hastalıktır.Gösterişin olduğu yerde feyiz
olmayacaktır.Böylesine işlerden kimse
yararlanamayacaktır.Sevgi,saygı ve değer ahlaki güzellikler
gösterişçi insanlarda bulunmamaktadır.Yüce Allah bu gerçeği
şöyle dile getirmektedir: “Ey iman edenler!Allah’a ve ahiret
gününe inanmadığı halde insanlara gösteriş olsun diye malını
harcayan kimse gibi sadakalarınızı başa kalkmak ve gönül kırmak
suretiyle boşa çıkarmayın.Böyle yapanların durumu üzerinde
biraz toprak bulunan ve maruz kaldığı şiddetli yağmurun
kendisini çıplak bıraktığı bir kayanın durumu gibidir.Onlar
kazandıklarından hiçbir şey elde edemezler.”6
Değerli Müslümanlar!
Allah kulunun samimi
ve doğal olanını sevmektedir.Ona kul olan bahtiyar müminler
ihlâslı olmalı.Gösterişten uzak durmalı.Net olup,dolambaçlı
yollara başvurmamalı.Belirli zamanlarda değil her zaman onun
kapısına sığınmalıdır.Sözlerimi Sevgili Peygamberimiz’in
bir hadis-i şerifiyle bitiriyorum: “Allah sizin kalıbınıza ve
şeklinize değil,kalbinize bakar.”7
1
Leyl,91/17-21
2
Nesai, “Cihad”,24
3
Şura,26/109,127,145,164,180
4
Müslim, “İmaret”,155
5
Maun,107/4- 6
6
Bakara,2/264
7
Müslim, “Birr”,33