Aralık 09, 2012

İSRAF VE TÜKETİM ANLAYIŞI


İSRAF VE TÜKETİM ANLAYIŞI

Muhterem Müslümanlar!
Meşru sınırlar içerisinde elde edilen her şey, aynı ölçülerle tüketilmelidir.Bu durum,dinimizin insanlara tavsiye ettiği önemli bir prensiptir.Müslüman helal malından Allah’ın ve peygamberimizin koyduğu kurallar doğrultusunda tüketim yapan insandır.Kuran-ı Kerimin yüce ifadesiyle: “Gereksiz yere de saçıp savurma.Zira böylesine saçıp savuranlar şeytanların dostlarıdır.”1 Görüldüğü gibi sorumsuzca Allah’ın nimetlerini harcayanlar kınanmakta ve bu fiilleri tasvip olunmamaktadır.
İnsanlar, hayatlarında otokontrol anlayışıyla varlıklarını sürdürmelidirler.Böylece kişi iç barışını sağladığı gibi diğer varlıklara karşı da şefkatle muamele edecektir.Çünkü kendini yaratan Allah’ın sürekli kendini gözettiğini,her fiilinden sorumlu tuttuğunun bilincindedir.
Tarihte yok olan milletlerin,ortadan kalkma sebepleri arasında ölçüsüz yaşam, önemli bir etkiye sahiptir.Aynı şekilde günümüzde de tüketim çılgınlığıyla gününü gün eden sanayileşmiş bazı ülke insanları,öz benliklerini kaybetmekte,asli değerleriyle çelişmektedir.21.yüzyılın en büyük kabuslarından biri de,insanların tatminsizliği ve sınırsız tüketim anlayışlarıdır. Oysa ki; “Şımarıklık içinde yaşayan nice milletler yok olmuşlardır.”2
Aziz Müslümanlar!
Cenabı Hakk’ın Hakim ismi kainattaki hiçbir şeyde israfın olmadığını göstermektedir.Aksi halde dünyamızın sınırlı kaynakları, bu kadar canlıya, milyonlarca yıl değil kısa zamanda tükenirdi.Vücudumuzdaki organların birbirleriyle ilişkilerinde bütün tabiat olaylarında,canlılar arası ilişkilerde hep ölçü korunmuştur.Her canlı kendi ihtiyacı kadar rızıklandırılmakta,insanlığın el sürmediği her yer ve her şey de, sistem çok güzel çalışmaktadır.
Müslümanın her işi hayırla donanımlıdır.O daima itidal üzere yaşamakta,ölçüsüzlüğe değer vermemektedir.Resul-i Ekrem (a.s) Konuyla ilgili şöyle buyurmaktadır: “Yiyiniz,tasadduk ediniz,giyiniz.Fakat bunları yaparken israfa ve büyüklenmeye yönelmeyiniz.”3 Görüldüğü gibi,insanların zaruri işlerinde olduğu gibi infakta da israfa düşmemeleri istenmektedir.
İsraf bütün canlılara saygısızlıktır.Diğer varlıkların ve insanların haklarına tecavüzdür.Çünkü kainat ve içerisinde yaşadığımız gezegen sadece bize ait değildir.Her bir insanın ve canlının hakları vardır.Dolayısıyla mutlak manada mülk sahibi Allah’tır.Peygamberimiz (a.s) akarsudan abdest alırken dahi israf edilmemesini öğütlerken 4 diğer varlıkların hukukunu da göz önüne almayı anlatmışlardır.
Aziz Cemaat!
İsrafı önleyici ve tüketimde dengeli oluşu sağlayan en etkili unsur insandır.Hayatın sadece dünyadan ibaret olduğunu sanan kişi sınırsız bir tüketicidir.Manevi değerlerin zayıfladığı batılı toplumlarda “sürekli tüket ve ihtiyaç oluştur.” Düşüncesi insanları tüketim makinesi haline getirmiştir.Bunun sonucu olarak çevre kirlenmiş,insanlar arasında gelir dağılımı açılmıştır.Oysaki müslüman, ihtiyacı olanı alır ve ailesiyle beraber harcar.Hayatın sürekliliğine inandığı için bu dünyada elde edemediği nice güzelliklere cennetle ulaşacağını düşünüp mutlu olur.Böylece dünyada ve ahirette huzurludur.
Hayatımızı planlı ve programlı geçirelim.Attığımız her adımı,alıp-verdiğimiz her soluğu yerli yerinde kullanalım.İsrafın yaratılış kanunlarına muhalefet olduğunu unutmayalım.yemede,içmede,çalışmada,harcamada her sahada dengeli olalım.Unutmayalım ki bu dünya zevklerin tatmin olduğu yer değil,ahireti kazanmaya vesiledir.Sözlerimi müminin hayat anlayışını anlatan bir ayet mealiyle bitiriyorum: “(O kullar) harcadıklarında ne israf ne de cimrilik ederler.İkisi arasında orta bir yol tutarlar.”5

1 İsra,17/26-27
2 Kasas,28/58
3 Nesai, “Zekat”,66.
4 İbn Mace, “Taharet”,48.
5 Furkan,25/67