Aralık 13, 2012

UMRE


UMRE

Sevgili Kardeşlerim!
Allah’a inanan O’nun emir ve yasakları doğrultusunda hayatına yön veren müminin yapacağı her iş,Rabb’inin rızası doğrultusunda olmalıdır.Çünkü müslüman ufuklar ötesini gören ileri görüşlü insandır.Başkaları gibi sadece dünyayı ilgilendiren işlerle meşgul değildir.Hem dünyayı hem de ahireti imara çalışan bir inşa insanıdır.
Müslümanın yaptığı güzel işlerden biri de umre ibadetidir.Umre ziyaret manasına gelmektedir.Dini bir terim olarak ise,”Belirli bir zamana bağlı olmaksızın ihrama girerek Kabe’yi tavaf etmek,Safa ile Merve arasında sa’y yapmak ve tıraş olup ihramdan çıkılarak yapılan bir ibadettir.Yüce Allah,konuyla ilgili şöyle buyururlar:”Haccı ve umreyi Allah için tamamlayın.”1
İnsan olarak hepimizin bazı yanılgıları vardır.Geçmişimize baktığımızda pişman olduğumuz,ah çektiğimiz,olmaması gerektiğini düşündüğümüz,nice işlerimiz olmuştur.Onların verdiği ızdıraplar bizim üzerimizde bir dağ misali ağırlık oluşturmaktadır.Böylesine sıkıntılı durumlarda,dinimiz inananlara değişik açılımlar sunmaktadır.Umre ibadeti,kirlenen sinelerimizi temizleyen bir iksirdir.Rasulullah (a.s.) konuyla ilgili şöyle buyururlar:”Umre,diğer bir umre ile arasındaki günahları silip temizler”2Umre yapan mümin günahlarından arınma lütfuna nail olmuştur.Kararan ruhu nurlanır.Günahların oluşturduğu kabuslar yok olur.
Diğer taraftan islam tarihinde okuduğumuz mübarek mekanlar içimizde özlem olarak durmaktadır.Tarihten günümüze bütün müslümanlar bu duyguyu zaman zaman terennüm ederler.Mekke-i Mükerreme hakkında Yüce Allah şöyle buyururlar:”Şüphesiz alemler için bereket ve hidayet kaynağı olarak kurulan ilk ev,elbette ki Mekke’de bulunan (Kabe)’dir.”3Görüldüğü gibi Allah’ın ismini zikrettiği şehirlerin başında Mekke gelmektedir.Diğer taraftan hayatının yaklaşık elli yılını burada geçiren Hz Muhammed(a.s.)’da hicret esnasında şöyle demişlerdir:”Ey Mekke!Senden ayrılmak mecburiyetinde olmasaydım seni asla terk etmezdim.”Günde beş vakit kendisine döndüğümüz Kabe-i Muazzama burada olduğu gibi,Safa-Merve tepeleri,Mina,Arafat’ta yine Mekke’de bulunmaktadır.Rasulullah’ın dünyaya teşrif ettikleri evleri,birçok sahabinin kabrinin bulunuduğu “Cennetü’l-Mualla” yine buradadır.
Bütün bunların ötesinde Hz İbrahim’in hatıraları,Rasululah’ın silinmeyen izleri bu coğrafyanın asli izleridir.
Akabe biatlarıyla Sevgili Peygamberimize sinelerini açan ensar şehri Nurlu Medine müslümanların ikinci kutsal şehridir.Manevi iklimiyle gidenleri büyüleyen,yeryüzünün ve kainatın efendisini bağrında saklayan bu güzelim coğrafya müslümanların ziyaret arzusuyla yanıp tutuştukları ne güzel mekanlardır.Her müslüman Rasulullah’ın şu hadis-i şerifinin müjdesiyle yanıp tutuşmaktadır:”Kim beni vefatımda ziyaret ederse,hayatımda ziyaret etmiş gibidir.”4Rasulullah’ı ziyaret etmek,O’nun manevi huzurunda bulunmak yeryüzünde geçirilen vakitlerin en güzelidir.
Muhterem Kardeşlerim!
İletişimin,ulaşımın olağanüstü gelişip insanlığa hizmet ettiği günümüzde,Allah’ın bize tavsiye bulunduğu dini vecibeleri yerine getirelim.Fırsatlar elde iken değerlendirelim.İnsanların çoğunun bu özlemi çekmesine rağmen nail olamadığı hac ve umre ibadetlerimizi yerine getirelim.
Ne mutlu nurlu beldelere özlem çekenlere!

1 Bakara,2/196
2 Müslim,”Hac”,437
3 Al-i İmran,3/96
4 Keşfül-Hafa,2/250,Beyrut,1351