UMRE
Sevgili
Kardeşlerim!
Allah’a inanan
O’nun emir ve yasakları doğrultusunda hayatına yön veren
müminin yapacağı her iş,Rabb’inin rızası doğrultusunda
olmalıdır.Çünkü müslüman ufuklar ötesini gören ileri görüşlü
insandır.Başkaları gibi sadece dünyayı ilgilendiren işlerle
meşgul değildir.Hem dünyayı hem de ahireti imara çalışan bir
inşa insanıdır.
Müslümanın yaptığı
güzel işlerden biri de umre ibadetidir.Umre ziyaret manasına
gelmektedir.Dini bir terim olarak ise,”Belirli bir zamana bağlı
olmaksızın ihrama girerek Kabe’yi tavaf etmek,Safa ile Merve
arasında sa’y yapmak ve tıraş olup ihramdan çıkılarak yapılan
bir ibadettir.Yüce Allah,konuyla ilgili şöyle buyururlar:”Haccı
ve umreyi Allah için tamamlayın.”1
İnsan olarak
hepimizin bazı yanılgıları vardır.Geçmişimize baktığımızda
pişman olduğumuz,ah çektiğimiz,olmaması gerektiğini
düşündüğümüz,nice işlerimiz olmuştur.Onların verdiği
ızdıraplar bizim üzerimizde bir dağ misali ağırlık
oluşturmaktadır.Böylesine sıkıntılı durumlarda,dinimiz
inananlara değişik açılımlar sunmaktadır.Umre ibadeti,kirlenen
sinelerimizi temizleyen bir iksirdir.Rasulullah (a.s.) konuyla ilgili
şöyle buyururlar:”Umre,diğer bir umre ile arasındaki günahları
silip temizler”2Umre
yapan mümin günahlarından arınma lütfuna nail olmuştur.Kararan
ruhu nurlanır.Günahların oluşturduğu kabuslar yok olur.
Diğer taraftan islam
tarihinde okuduğumuz mübarek mekanlar içimizde özlem olarak
durmaktadır.Tarihten günümüze bütün müslümanlar bu duyguyu
zaman zaman terennüm ederler.Mekke-i Mükerreme hakkında Yüce
Allah şöyle buyururlar:”Şüphesiz alemler için bereket ve
hidayet kaynağı olarak kurulan ilk ev,elbette ki Mekke’de bulunan
(Kabe)’dir.”3Görüldüğü
gibi Allah’ın ismini zikrettiği şehirlerin başında Mekke
gelmektedir.Diğer taraftan hayatının yaklaşık elli yılını
burada geçiren Hz Muhammed(a.s.)’da hicret esnasında şöyle
demişlerdir:”Ey Mekke!Senden ayrılmak mecburiyetinde olmasaydım
seni asla terk etmezdim.”Günde beş vakit kendisine döndüğümüz
Kabe-i Muazzama burada olduğu gibi,Safa-Merve
tepeleri,Mina,Arafat’ta yine Mekke’de bulunmaktadır.Rasulullah’ın
dünyaya teşrif ettikleri evleri,birçok sahabinin kabrinin
bulunuduğu “Cennetü’l-Mualla” yine buradadır.
Bütün bunların
ötesinde Hz İbrahim’in hatıraları,Rasululah’ın silinmeyen
izleri bu coğrafyanın asli izleridir.
Akabe biatlarıyla
Sevgili Peygamberimize sinelerini açan ensar şehri Nurlu Medine
müslümanların ikinci kutsal şehridir.Manevi iklimiyle gidenleri
büyüleyen,yeryüzünün ve kainatın efendisini bağrında saklayan
bu güzelim coğrafya müslümanların ziyaret arzusuyla yanıp
tutuştukları ne güzel mekanlardır.Her müslüman Rasulullah’ın
şu hadis-i şerifinin müjdesiyle yanıp tutuşmaktadır:”Kim beni
vefatımda ziyaret ederse,hayatımda ziyaret etmiş
gibidir.”4Rasulullah’ı
ziyaret etmek,O’nun manevi huzurunda bulunmak yeryüzünde
geçirilen vakitlerin en güzelidir.
Muhterem Kardeşlerim!
İletişimin,ulaşımın
olağanüstü gelişip insanlığa hizmet ettiği günümüzde,Allah’ın
bize tavsiye bulunduğu dini vecibeleri yerine getirelim.Fırsatlar
elde iken değerlendirelim.İnsanların çoğunun bu özlemi
çekmesine rağmen nail olamadığı hac ve umre ibadetlerimizi
yerine getirelim.
Ne mutlu nurlu
beldelere özlem çekenlere!
1
Bakara,2/196
2
Müslim,”Hac”,437
3
Al-i İmran,3/96
4
Keşfül-Hafa,2/250,Beyrut,1351