Aralık 09, 2012

İSLAMDA MİSAFİRE VERİLEN DEĞER


İSLAMDA MİSAFİRE VERİLEN DEĞER

Sevgili müminler!
Müslüman sadece nefsi için yaşayan, başkalarını düşünmeyen bencil insan değildir. O, yardımlaşan, ikram eden, başkalarını da düşünen ve bu yaptıklarını Allah rızası için yapan insandır.Bunu yaparken yaptığının ibadet olduğunu bilmektedir.Konuyla ilgili Yüce Allah: “İyilik ve takvada yarışınız.”1 buyurmaktadır. Karşılıklı olarak birbirini seven insanların ziyaretleşmesi, ikramların kabulü de bu türden güzel hasletlerdendir.Olayın daha kapsamlı şekli ise misafirliktir.Misafirlik İslam kültürünün güzel bir parçasıdır.Misafirin kabulü bunun karşılıklı oluşu insanların birbirleriyle olan samimiyetlerini daha da artırmakta ve toplum yekvücut haline gelmektedir.
Değerli kardeşlerim!
Misafire ikramın zirvesini sevgili peygamberimizin şahsında ve sözlerinde görmekteyiz.O şöyle buyurmaktadır: “Kim Allaha ve ahiret gününe inanıyorsa misafirine ikram etsin.”2 Ümmetine bu güzel tavsiyeleri yapan Rasulullah’ın sofrasından misafir eksik olmazdı.Paylaşmak O’nun temel vasıflarından biriydi.Sevgili peygamberimiz misafire hizmetin güzelliğini şöyle anlatıyordu: “Misafire hizmet olunan evin halkına bereket mutlaka ulaşır.”3 Varlıklı olduğu halde insanlardan soyutlanan ve misafir kabul etmeyenlere ise, “Misafir ağırlamak istemeyen kimsede hayır yoktur.”4 buyurarak olayın vehametini anlatıyorlardı.
Misafire ikram hususunda zirve insanlardan biri de Hz.İbrahim (a.s)dır.O, hiç tanımadığı insanlara hizmeti şart edinen ve bu konuda ayrım yapmayan bir peygamberdir.Onun bu yönü Kuran-ı Kerim’de şöyle anlatılır: “İbrahim’in ikram gören misafirlerinin haberi sana geldi mi?Onlar İbrahim’in yanına girmişler “selam” demişlerdi.İbrahim de onlara ; “Selam size” diye mukabelede bulunmuştu.İçinden de bunlar yabancı kimseler diye geçirmişti.Hemen ailesinin yanına varıp semiz bir dana pişirip getirmiş onlara sunarak “Buyurun” yemez misiniz ? ” demişti.5 Bu ayetlerde misafirine nasıl davranılması adabı anlatılmaktadır.Öncelikle güler yüzle karşılayıp hüsnü kabul esas olmalı.Misafirin davetli veya davetsiz ayrımı yapılmamalı.Gerektiğinde kendi elimizle yaptığımız ürünler kendilerine sunulmalı.En güzel yiyecekler misafire sunulmalı.”Nerden geldi”misali yüz asıklığı asla olmamalıdır.Yapılan ikram ve sıcak karşılamanın bir ibadet,diğer yandan da karşılıksız kalınmayacak kadar, bir ulvi hizmet olduğu unutulmamalı.Sağlıklı ve kalıcı ailevi ve insani ilişkilerin ancak böyle kurulabildiği hususu nazarı itibara alınmalı.
Sözlerimi sevgili peygamberimizin bir hadis-i şerifiyle bitiriyorum:”Şu üç kimsenin duası kesinlikle geri çevrilmez: Mazlumun duası,misafirin duası ve ana-babanın duası.6
Ne mutlu hayır dua alabilenlere!


1 Maide,5/2
2 Buhari,”Edeb”,85
3 İbn mace,”Atime”,55
4 İbn-i Hanbel,IV,155
5 Zeriyat,51/24-27
6 Buhari,”Edeb”,31